Herkes hukuk bilmek zorunda değildir, ama hukuk herkesi için vardır. Hukukun en temel prensibi ise, hukuku bilmemenin mazeret olmayacağıdır. Yani suç teşkil eden bir harekette bulunan bir kimse, bu hareketin ceza gerektiren bir suç olduğunu bilmiyordum demesi mümkün değildir. Hukuk ise oldukça karmaşık ve yeri geldiğinde içinden çıkılmaz hükümler bütünüdür. Takdir yetkisinin oldukça fazla olduğu ve maddelerinin çoğu zaman yoruma açık olduğu bir ilim dalıdır. Bir anlaşmazlıkta bir hakimin verdiği karar ile birebir aynı bir başka anlaşmazlıkta başka bir hakimin verdiği karar aynı olmayabiliyor. Hatta verilen ceza miktarlarında olabilecek farklılıklar dışında, bir hakimin suç olarak kabul etmediği bir davranışı başka bir hakim suç olarak görüp ceza uyguluyabiliyor.
Hukukun bir başka temel prensibi ise, hakimlerin, yasalarda karşılığını bulamadığı olaylar karşısında, kendisini bir yasa koyucu gibi görebilmesidir. Yani bu durumlarda geniş bir takdir yetkisi vardır.
Mahkemelerin verdikleri kararlar için temyize gidilmesi de bu yüzden olmaktadır. Bir üst mahkeme hakimin kararını bozup yeniden davanın görülmesini isteyebiliyor.
Böylesine karmaşık bir hükümler bütünü olan hukukun, bu eğitimi almamış insanlar tarafından bilinmesi elbette beklenemez. Ama insanlar, hukuku bilmeseler de, kanun koyucular tarafından hazırlanan ve yürürlüğe konulan yasaların biraraya getirilmiş şekli olan hukuk kurallarına uygun şekilde yaşamak ve belirlenen yükümlülüklere uygun hareket etmek zorundadırlar. Hukuk kurallarına uymayan her hareket, aslında bir yasa ihlali demektir. Hukuki danışmanlık işte bu nedenle önemlidir. Hukuki dedektiflik danışmanlığı, insanların eşit olduğu, her insanın haklarını savunabileceği ve yasalarla sağlanmaya çalışılan bir düzenin sürüdürülebilmesine destek olacak faaliyetlerde bulunmak için yapılmaktadır. Hukuk anayasal düzende her insanı eşit olarak görür ve insanlarda maddi veya manevi bir ayrım gözetmez.
Demek ki, hukuk kuralları, insanların birarada ve belli bir düzen içinde yaşamasını sağlayan kurallardır ve yasalar ile belirlenir. Hukuki dedektiflik danışmanlığı da bu kurallar çervesinde gerçekleştirilir. Bu kuralların aksine bir davranış veya hareket tarzının uygulanmasına izin verilmez.
Hukuki danışmanlık, bir anlaşmazlığın ortaya çıktığı andan itibaren başlayabilir ve hukuki süreç boyunca her an ihtiyaç duyulabilir. Hukuki süreç, yaşanan bir anlaşmazlık yüzünden mahkemelerde dava açılması ile başlayan ve mahkemede davanın görülmesi, kararın verilmesi, kararın temyize götürülmesi ve kesinleşmesine kadar uzanan ve çok uzun bir süreyi kapsayan bir süreçtir. Bu süreç içinde davanın gidişini olumlu veya olumsuz etkileyecek söz ve davranışlar çok önemlidir. Hukuk danışmanlığı almak bu açıdan çok önemlidir. Özel araştırma kuruluşlarından veya özel dedektiflik bürolarından alınacak böyle bir hizmet, görülen davanın seyri üzerinde çok etkili olacaktır.
Bu anlamda hukuki danışmanlık hizmetleri, ülkemizde yeni yeni talep görmeye başlamaktadır ama yabancı ülkelerde yıllardır uygulanan bir sistemdir. Bu çalışmalarda mevcut yasalar içinde hareket edildiğinden oldukça çabuk ve olumlu sonuçlar elde edilmektedir. Amaç yasal düzenlemelere uygun şekilde insanların çıkarlarını korumaktır. Anlaşmazılığın konusu önemli değildir. Eşler birbirleri ile anlaşamadıkları için boşanmaya gitmiş olabilirler, veya taraflar bir alım satım ilişkisinden dolayı ihtilafa düşmüş olabilirler, ya da bir kişi ağır ceza gerektiren bir suç işlemiş olabilir. Hatta bir kişi çalıştığı işyeri ile ilgili bir sorun yaşamış ve bu konuyu iş mahkemesine götürmüş olabilir. Hukuki dedektiflik danışmanlığı sırasında, mevcut yasalar üzerinde kapsamlı bir çalışma yapılmaktadır. İzlenmesi gereken yol çıkarılmakta ve kesin kurallar çerçevesinde çözüme imkan sağlanmaktadır.
Hukuki dedektiflik danışmanlığı konusunda daha aydınlatıcı bilgiler almak isterseniz, her zaman şirketimiz çalışanlarına başvurabilirsiniz. Deneyimli ve eğitimli çalışanlarımız her türlü bilgiyi sizlerle paylaşacaktır.